8 Ağustos 2021 Pazar

Bobo

Selam blog. Uzun zaman oldu farkındayım. 6 yıl geçmiş. Neler değişti bi bilsen. En son bıraktığım yerden okudum da başlı başına iç acıları yazımışım. Şu an düşündüğümde biraz basit geliyo süreçler ama şu an 32 yaşımdan sesleniyorum ki iyiye giden bişeyler pek olmadı bi süre açıkçası. Neyse hikayeler çok. Ben başlayayım yavaştan. En son bıraktığım doktor meselesi çoktan kapanmış ve ben günlük ilişkilerle boğuşur konumdayken hornet belasıyla hayatıma devam etmekteydim. Çalıştığım yerden ilçeye sürülmüş ve hayatımı orada devam ettirirken bir gün Antalya'da eğitim var sen gitceksin dediler. Antalya'da 5 yıldızlı otelde eğitim diyince tabi benim dibimin düşmesi ve hemen kabul etmem bir olmuştu. Tek sıkıntım eğitime birlikte gideceğim iş arkadaşımı hiç sevmememdi. Bavullar toplandı uçağa binildi. Antalya'da otele varıldı. Ben köylü ben kezban ilk defa 5 yıldızlı otel görünce tabi salyalarımı gizleyemez olmuştum. odaya yerleşildi falan derken bir de ne göreyim? Üniversiteden en yakın arkadaşım da eğitime gelmiş!!! Bi sevindim bi sevindim sormayın! Bu arada Antalya'ya gelinince ekstradan hornete ayrı bi düştüm tabi. Gerçi otel Antalya'nın bir ilçesinde ve sezon dışı bir noktada olunca pek kısmet çıkmaz diye düşünerek etrafı kolaçan ettim ki nitekim öyleydi. Eğitim bi yandan en yakın arkadaş bi yandan falan derken her şey güzel gidiyoken bir gün hornetten bir mesaj dikkatimi çekti. gayet düzgün bir mesajla muhabbete başlamış ve düzgün bir iletişim kurmak isteyen biri yazmış. Tabi hemen cevap verildi! Sohbet üstüne sohbet derken telefonlaştık whatsappa geçtik. Muhabbet güzel falan derken nudelaştık. Yaş olarak küçük olması beni bi itse de sohbete devam ettik ve karşımdaki kişi ilgisini belli etmekten çekinmedi. Hoş çocuk falan diye düşünüyorum ama ilişkiye inancım kalmadığı için ve dilim yandığı için pek sallamıyorum da bi yandan. Maks sevişirim diye düşünerek sohbete devam ettim. İlgi de hoş tabi. Dursun bu el altında derken Antalya'dan döndüm tabi ama çocuk beni bırakmadı. Sohbete devam etti. istediğini dile getirdi sürekli. Ben de he tamam modunda devam ettim. Muhabbeti güzel ve eğlenceli olduğu için günlük muhabbet çok sıklaştı ve artık sevgili modunda yatarken ve kalkarken de günaydınlar iyi gecelerler falan diye konuşmalar sıklaştı. E tabi ben başka yerde o başka yerde olmaz bu iş dedikçe ben seni elde edicem diye diye sürekli söyleniyodu. Şans bu ya! 2 hafta sonra tekrar Antalya'ya eğitim çıktı ve beni görevlendirdiler tekrar. Tabi böyle bişey olunca ben de direkt çocuğa haber verdim ben geliyom diye. Pek sevindi pek heyecanlandı. takılmalık bir durum olduğunu bildiğim için en azından vaktim güzel 2 sevişir gezeriz falan diye düşündüm. Bu sefer otobüsle gideyim dedim. haber ettim. şu saatte geliyorum diye. Otogardan alıcam seni dedi. Tamam dedim. Antalya otogara varınca aradım. Ben geldim dedim. O da ben de otogardayım dedi. Sonra karşımdan geldiğini gördüm. İlk izlenime bakarsak pek sarmamıştı beni açıkçası. Neyse panda dedim. zaten haftasonlarını değerlendircen. hoş vakit geçir seviş gerisini sorgulama dedim. Buluştuk ve sarıldık Servise binip arkadaşının evine geçtik. Serviste giderken omzuma başını yasladı ve öyle gittik. Aha dedim kesin hoşlandı bu iyice ne bok yicen bakalım panda! Eve girdik. Elimde valiz ayakkabılarımı ayakkabılığa yerleştirmek için eğildim ve kafamı kaldırdım. Baktım burnumun dibinde! Hemen yapıştı dudaklarıma. Oraya buraya çarpa çarpa öpüşe öpüşe salona gittik. Beni koltuğa ittirdi direk üstüme çıktı. O üstümde ben yatıyoken baya bi seviştik. Madem bu noktaya geldik iyice ilerleyelim diye üstünü çıkarmaya çalıştığımda izin vermedi. O sadece benim tişörtümü sıyırdı ve vücuduma baktı ve çok güzel diyip dudaklarıma tekrar yumuldu. Öpüşmesine bayılmıştım açıkçası. Dudakları etli ve kalındı. Öpüşmesi de güzel olunca tabi doya doya öpüyodum. Öpüşüyoduk. Sonra bi duraksadık ve yanıma yatırdım. Hemen kolumun altına girdi kedi gibi. Hadi kalkalım artık dedim kalktık üstümüzü değiştik ve biraz daha uzandık. O gece sakin sakin yorgunluktan uyuduk. Ertesi sabah sabah ereksiyonu durdurur mu beni? sürtünme değdirme dürtme falan derken bizi aldı bi sevişme! O azgınlıkla ve sevişmenin gazıyla yüz aşağı çevirdim. İçine girmeye hazırlanırken prezervatif çıkardı. Onu takıp girdim içine. Kenetlenmişçesine sevişmeye devam ettik. Vücudunu ve öpüşmesini beğenince tabi daha bi aşka getirmişti beni. Uzun uzun sevişip boşaldıktan sonra bana bi uyku bastırdı ve az daha kestirdim ben. O da benim fotoğraflarımı çekmiş ve sevmiş uyurken. Daha sonrasında işe gitmek zorunda olduğu için hazırlanığ çıkması gerekti ve ben de evde onu bekledim. Geldiğinde bu sefer arkadaşı da gelmişti.Sohbet muhabbet alkol falan derken güzel bir gece olmaya başladı. Bulduğum yerde sarılıp öpüyodum. Çok keyifliydi onunla öpüşmesi. Kafalarımız güzel olmaya başlamıştı. daha 24 saat olmuştu yüz yüze tanışalı. Daha sonra herkes yattı biz de balkonda içmeye devam ettik. Tanımak istiyorum diyince anlattım ben de kendimi her şeyimle. Geçmiş ilişkiler, aile, iş ve diğer her şey... Sıra sende dedim. O da anlatmaya başladı. Ailesinden, işinden, eski, ilişkisinden ve sağlık durumundan... Sağlık durumu demişken bu onun özeli tabi ama kronik bir rahatsızlığı vardı. Bulaşabilen. Bunu duyunca çok şaşırmıştım ve çok afallamıştım. Ne diyeceğimi ne yapacağımı bilememiştim. Kafam karışmıştı. Donuğ kalmıştım açıkçası. Yaşadığı zorlukları anlattı gece boyunca. Daha sonra ikimizde alkolden artık önümüzü göremez hale gelince yatalım dedik. Ertesi gün ben eğitimin olduğu otele geçicektim. Öğlene doğru ayrıldım yanından. Eğitimin olduğu otele gittim. Zamanında İzmir'de birlikte çalıştığım arkadaşlarım da eğitime gelmişti. Sohbet, muhabbet, eğitim ve deniz derken baya baya günler güzel geçti. Eğitim boyunca da mesajlaşmaya devam etmiştik. Eğitimdeyken kuzucuku aradım. Yaşadıklarımı anlattım. O da ne diyeceğini bilemedi ama beni rahatlatan cümleler kurdu sürekli. Tanıştığım kişiyle iletişimimi ve kurduğum ilişkiyi sürdürebileceğime yönelik konuştu. Ben korkuyodum açıkçası. Eğitim bittikten sonra da onun yanına gidecektim çünkü. Bu kronik rahatsızlık meselesi kafamı kurcalamıştı. İnternetten araştırdım. Bol bol okudum. Bununla yaşayan insanlarla ilgili bloglar buldum ve hikayeler okudum. Kafam bi noktada rahatlamıştı açıkçası. Normaldi bu. Süreç ve aradaki ilişki hepsi normaldi. Her şey normaldi. KAfam daha da netleşerek gittim yanına eğitimden sonra. Eğitimden sonraki haftasonunda da güzel bir vakit geçirdik. Bulduğum her yerde öptüm. Pazar günü dönücektim. Cumartesi akşamı gene alkol almaya başladık. Arkadaşı da bizimleydi. Sohbet ederken arkadaşı bir an "peki şimdi siz sevgili misiniz?" diye sorunca ne diyeceğimi ne cevap vereceğimi bilemedim. Şaşırdım. O da "sıkıştırma adamı" diyerek sohbeti değiştirdi. Evet biz neydik? Ben takılmaya gelmiştim ama biz neydik. Vücudunu, sohbetini, seksini, öpüşmesini, vakit geçirmesini, mesajlaşmasını, aramasını, eğlenmesini, sarılmasını... Hoşuma gidiyodu onunla her şey ama biz neydik diyince panik olmuştum. Bişey diyemedim o an. Flört seviyesinde miydik acaba. 2 gece geçirdik ne flörtü falan dedim içimden. Bi daha görmicen ne saçmalıyon dedim içimden. Sonra kendimi toparladım. Anımı güzel geçirmek istiyodum sadece. Saçmalama dedim ve anımı güzel geçirmeye devam ettim. Sarılarak uyuduk gece. Pazar günü benim dönüş vaktim gelmişti. Sarıla sarıla ayrıldık birbirimizden. Güzeldi çünkü her şey. Evime döndüğümde de konuşmalar devam etti. Mutlu ediyodu beni eşek. BOBO diye kaydettim onu telefonuma. O da benşi Yogi diye. Bir daha görüşmeyiz dedim ama beni yalancı çıkardı. Sevgili olalım diye kendini yırttığının farkındaydım ama ben yanaşamamıştım. 6 yaş vardı aramızda ve mesafeler. Korkutuyodu beni her şey. O zamanlar bilmiyodum ki bağlanma problemlerimin olduğunu. Güvensiz ve sağlıksız bağlanma örüntümün olduğunu. Neyse benim dönüşümden 1 ay sonra İzmir'e gelicem seni görmeye dedi. Arkadaşım da var onda kalırız dedi. Tamam dedim. Gün geldi çattı. Heyecanlıyım ama aynı zamanda da ne olduğunu konduramadığuım bi noktadayım. Olmaz dediğim bi noktada hoşuma giden çok şeyi vardı. İzmir'e geldi. Koşa koşa gittim açıkçası. Alsancakta buluşalım demiştik. Arkadaşıyla birlikte gelmişti. Sonradan haberim olmuştu tabi ama beni herkese anlatmışmış. Herkes beni tanıyomuş meğersem. Yolda gelirken gördüm onu. Beni görünce koşmaya başladı. Yol ortasında birbirimize sarıldık. Özlediğimi fark ettim. Yanağıma bir öpücük kondurdu sarılınca. O da özlemiş belliydi. Güzel bi yemek yedik. Eli sürekli bana dokunur halde yanımda oturdu hep. Sohbet ettik. Bobo dedim ona. Gözlerime baktı hep. Güldük eğlendik bütün gece boyunca. Gece olunca arkadaşının evine geçtik. Arkadaşının evi 1+0 olunca haliyle kardeş kardeş takıldık. Sarıla sarıla uyuduk o gece. Ertesi gün de koynumdan çıkmadı hiç. Gezdik, dolandık, sohbet ettik, güldük, öpüştük ve çok eğlendik. Acaba mı dedim. Acaba o mu? Doğru insan mı? Gelirken bana hediye almıştı. Bi gömlek bir de pantolon almış. DEvasa bir insan olduğumun farkında olduğu için baya büyük büyük alınca gömlek bi nevi bornoz gibi oldu. Üzüldü tabi öyle olunca. Üzülme bobo dedim. Daraltırız hallederiz. Ben çok beğendim. Senin de içine sinsin dedim. Öptüm kafasından. O da sarıldı bana. Pazar oldu. Ayrılık çökmeye başladı üstümüze. O hüzünlü ben hüzünlü. Gitmeden konuşalım istedim açıkçası. Adını koymak istedi aramızdakinin. Ben de istedim açıkçası. Hoşlanıyodum ne de olsa. Denemek istedim. Korksam da denemek istedim. Mutluydum onunla çünkü. Sevgilim dedim. Sevgilim dedi. Öpüştük. Arkadaşı da pek mutlu oldu. Ben de mutlu olmuştum açıkçası. Onun gözleri de parlıyodu mutluluktan. Artık ayrılma vakti iyice gelince hazırlanmaya başladım ben de. Tuvalete girdim dişlerimi fırçalamak için. İçerde arkadaşı ve arkadaşının arkadaşı vardı. Ben lavabodayken geldi sarıldı arkamdan. Sonra o da dişlerini fırçalarken ben sarıldım bu sefer. Tabi 2 günlük azgınlık vbe duygu yoğunluğu olunca kalktı benimki. Dayadım arkasından. Döndü önüne. O da sertleşmişti. Bi dakika geliyom dedi öptü gitti. 1 dakika sonra geri geldiğinde de yanında prezervatifle geldi. Kapıyı kapattık. Deli gibi öpüşmeye sevişmeye başladık. Üstümüzü başımızı çıkardıktan sonra lavaboya çevirdim yüzünü. Prezervatifi taktım ve içine girdim. Ses çıkarmadan tuvalette seviştik. O da çok azmıştı ben de. Ben içine o da lavaboya boşaldı. Sonra hiç bişey olmamış gibi lavabodan çıktık. Ben giyindim ve çıktım. Artık sevdiğim sevildiğim bi ilişkim var sevgilim var dedim. Boboyla ilişkimize böyle başladık.

2 yorum:

Ogaybende dedi ki...

Halen takip ettiğim bloglara yazılan yazılar hakkında bilgi gelince girip bir okuyayım dedim. Bakalım devamı gelirse okuruz yine sanki gelecekmiş gibi...

Günlük Ayracı dedi ki...

Pandakuş, bobocan? <3 Bu hikaye burada bitebilemez. Lütfen yaz, lütfen!